Tarafların Boşanma Dilekçesi ''İçtihat metni'' Hukuk dairesi üzerinden verilmelidir. Boşanma nedeni ve barışmalarının da bildirilmesi gerekir. Durum asliye mahkemesine bildirilerek, davanın durdurulması sağlanacaktır. Dava süreci fark etmeksizin taraflar boşanmaktan vazgeçebilir.
Çekişmeli boşanma davasından vazgeçme dilekçesi ya da anlaşmalı boşanma davasından vazgeçme dilekçesi sunulmak suretiyle davadan vazgeçilmektedir. Davadan feragatten farklı olarak, davanın geri alınabilmesi için davalının açık rızasının bulunması öngörülmektedir. Boşanma davasından vazgeçmenin cezası bulunmamaktadır.
Davadan vazgeçmek ancak karşı tarafın yani davalının açık rızası ile mümkündür. Davalı, davanın geri alınmasına muvafakat verirse dava hiç açılmamış gibi geçmişe etkili olarak ortadan kalkar. Boşanma davasından vazgeçen, boşanma davasını geri alan davacı aynı sebebe dayanarak tekrardan boşanma davası açabilir.
Boşanma Mahkemesi Kararını İptal Etmek İçin Ne Gerekir? Karara çıkmış boşanma davası iptal etme konusunda hareket geçebilmek için 10 gün boyunca itiraz etme hakkı vardır. Kanun vatandaşlara bu 10 günlük itiraz hakkını verir. Bunun amacı ise adaleti sağlamaktır.
Anlaşmalı boşanma davasından hüküm verilinceye kadar her zaman vazgeçmek mümkündür. Anlaşmalı boşanma davasından vazgeçilmesi durumunda Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 123 uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilir. Yani taraflar için herhangi bir olumsuz durum yaratmaz.
İlgili 35 soru bulundu
Eğer taraflar yine de davaya katılmazlarsa, mahkeme davayı reddedebilir veya dava dosyasını kapatabilir. Özetle, boşanma davasına iki taraf da gitmezse, dava sonuçlanamaz ve tarafların davaya katılımı olmadan karar verilemez.
Evliliğin iptalini talep eden dava ile boşanma davası hukuken farklı iki davadır. Boşanma hukuken geçerli bir evliliğin sona erdirilmesi için açılan bir dava iken evliliğin iptali davası, geçersiz ya da sonradan geçersiz olan bir evliliğin mahkeme kararı ile iptal edilmesidir.
Mahkemeye sunulmuş olan protokolde mal paylaşımına ilişkin herhangi bir düzenleme yapmayan eşlerin birbirlerine daha sonra mal paylaşımı davası açmalarında hukuken bir engel bulunmamaktadır. Yargıtay 8.Hukuk Dairesi'nin 24.02.2015 tarihli ilamına göre: -“..
Mahkemenin Verdiği Karara İtiraz Yolu (İstinaf)
Aile mahkemesi kararının yanlış olduğunu düşünen taraf itiraz etme hakkına sahiptir. Bu itiraz yolu Türk hukukunda istinaf ile mümkündür. Bunun için istinaf dilekçesi sunulur. İstinaf kanun yoluna başvurulması durumunda hükmün tamamının kesinleşmesi ve icrası ertelenir.
Yani davadan feragat; davacının kendi rızasıyla vazgeçmesi, davanın geri alınması, davalının rızasını gerektiriyor. Davadan feragat etme davanın derdestlik sürecinde yapılabilir ve yan davanın sonuçlanma süresine kadar olan zaman diliminde, feragat hakkı kullanılabilir.
HMK MADDE 123 – (1) Davacı, hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabilir. Bu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilir. Boşanma davasını geri almak isteyen davacının davasını HMK m. 123'e göre geri alabilmesi için davalının açık rızası gereklidir.
Davanın geri alınması 6100 sayılı Kanun'un 123 üncü maddesinde, davadan feragat ise 307 nci maddesinde düzenlenmiştir. Davadan feragat davalının rızasına (muvafakatına) bağlı olmadığı hâlde, davacının davasını geri alabilmesi için davalının rızası şarttır.
Anlaşmalı boşanmada olduğu gibi herhangi bir süre öngörülmemiştir, taraflar 1 saat de olsa 1 ay da evli olsa her daim çekişmeli olarak açabilecektir.
Boşanma kararı, Aile Mahkemesi tarafından verilir. Tarafların, boşanma kararına süresi içerisinde itiraz etmemesi halinde karar kesinleşir. Bununla beraber Aile Mahkemesi tarafından verilen boşanma kararı, istinaf ve temyiz edilebilir. Boşanma kararının, itiraz yollarından geçerek kesinleşmesi mümkündür.
Feragat açısından o tarihte kesin hüküm sonucu doğacağından feragat tarihi itibarıyla üç yıllık süre işlemeye başlar. Eşlerin herhangi bir davaya konu olmadan yıllarca ayrı yaşıyor olmaları fiili ayrılık nedeniyle boşanma gerekçesi olmaz.
Peki taraflar boşanma kararından sonra imza atmazlar ise yani gidip gerekçeli kararı tebellüğ etmez iseler, bu takdirde karar kesinleşmez ve taraflar evli kalmaya devam ederler.
Çekişmeli davalarda M.H.K. üzerinden 161. Madde ve 166. Madde arasındaki, hayata kast, akıl hastalığı, haysiyetsiz hayat sürme, aldatma, hakaret ve gurur kırıcı hareketlerde bulunma, taraflarda birinin evi terk etmesi durumları da ön plana alınarak hakim sorular soracaktır.
Boşanma davası reddilen taraf, aynı nedenlere dayanarak tekrar boşanma davası açamaz. Ancak, ilk boşanma davasının açılmasından sonra meydana gelen yeni olaylara dayanarak tekrar boşanma davası açabilir. İkinci kez açılan boşanma davasının, kanunda sayılan başka bir boşanma nedenine dayanması şart değildir.
Kadın boşanma davası açtığında ve erkek boşanmayı kabul etmezse, dava çekişmeli bir boşanma davası olarak devam eder. Ancak kadın boşanma davası açarsa ve erkek boşanmayı kabul ederse, anlaşmalı bir boşanma davası yürütülür.
Genel mahkeme uygulamalarında kişinin maaşının %25'i kadar olan miktarda nafakaya hükmedilmektedir. 10.000 TL maaş alan bir kişi için genel uygulamaya göre hesap yapıldığında nafaka miktarı 2.500 TL olacağı düşünülebilir.
Taraflar anlaşmalı boşanmaya karar vermiş ve dava açılmış ise sonradan anlaşmalıdan vazgeçme kararı veremeyeceği anlamına gelmemektedir. Taraflardan birisi veya her ikisi anlaşmalı boşanma yoluyla boşanmaktan vazgeçer ise çekişmeli boşanmaya dönecektir.
“15.000 TL maaş alan ne kadar nafaka öder?” sorusu da sıkça gündeme gelir. Mahkemeler genel uygulamalarda nafaka ödeyecek kişilerin maaşlarının %25'i kadar miktarda nafaka ödemesine karar vermektedir. 15.000 TL maaşı olan bir kişinin ortalama ödemesi gereken nafaka miktarı 3.750 TL'dir.
Boşanma davası şartları yerine getirilmemişse, usul eksiklikleri mevcutsa veya davacı boşanma yönündeki iradesini değiştirmişse ya da eşler boşanma nedenlerini ispat edememişse boşanma olmaz. Boşanma olmaması durumunda da davanın reddine karar verilir.
Davadan vazgeçme halinde davacı, dava konusu hakkından vazgeçmeyip saklı tutarak davasını takip etmez. Bu durumda davacı ileride bu dava konusu hakkında dava açabilme hakkına sahiptir. Ancak feragat halinde davacı, dava konusu hakkından vazgeçer ve bu dava konusu hakkında bir başka dava açamaz.
Mutlak butlanın varlığı sebebi ile evliliğin iptali söz konusu olduğunda evliliğin iptali için herhangi bir zaman sınırlaması söz konusu değildir. Evliliğin her aşamasında evliliğin iptali davası açılması mümkündür. Cumhuriyet savcısı, eşlerin evliliği devam ettiği sürece evliliğin iptal davası açabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri