Bitki organları; kök, gövde, yaprak ve çiçektir.
Yaprak, sap, kök, çiçek, meyve ve tohum gibi dışsal bitki yapıları, bitkinin organları olarak adlandırılır. Her bir organ; belirli bir işlevi yerine getirebilmek için birlikte çalışan, organize bir doku kütlesidir. Bu yapılar iki gruba ayrılır: eşeyli üreme ve vejetatif.
Bu sorunun cevabı koca bir EVET. İnsanların kim olduğunu bilemezler elbette ama ona yaklaşan biri olduğunu veya ona dokunduklarını anlayabilirler. Bitkiler de insanlar gibi ışığı görürler. Gözleri olmasa da gövdeleri ve yapraklarında bulunan fotoreseptörler ile görürler.
Olgunlaşan çiçeklerde tepecikte nemli, yapışkan bir salgı vardır.Bu salgı çiçek tozlarının tepeciğe tutunmasını sağlar. Yumurtalıktaki tohum taslağı içinde dişi organın üreme hücreleri bulunur. 1. BİTKİNİN ÜREME ORGANIDIR.
Çiçek, tohumlu bitkilerin üreme organıdır. Tohumlu bitkilerde eşeyli üremeye yarayan ve bu iş için uygun şekilde metamorfoz geçirmiş yaprakları taşıyan kısa sürgün ve büyümesi sınırlandırılmış yan dallar çiçek olarak adlandırılır.
İlgili 15 soru bulundu
Tohumun ekilmesi, bitki çoğaltımının ilk basamağıdır. Tohumun kendisi ise ebeveyn bitkinin bünyesinde gerçekleşen büyüme ve gelişme olaylarının son ürünüdür. Bitkinin yaşam döngüsü içinde, önce bitkinin çeşitli büyüme noktalarından vejetatif büyümesi, sonra da, çiçeklerin oluşumu ve tohum üretimi gerçekleşir.
Bitkilerde eşeyli üremede erkek üreme organı polen üretir. Bu polenler insan eliyle rüzgâr ve arı gibi böceklerin etkisiyle bir çiçekten başka bir çiçeğe gelir. Dişi üreme organının tepecik kısmına geldiğinde tozlaşma oluşur. Tozlaşma dişiçik borusundan aşağı inerek yumurtalığa gelir ve burada döllenme oluşur.
Dişi gametofit , çiçeğin yumurtalıkındaki küçük bir yapı olan ovül içindeki bir hücreden doğar . Yumurtalık, çiçeğin içinde genellikle birçok yumurtayı barındıran ve koruyan daha büyük bir yapıdır. Çiçekli bitkiler, yumurtalarının tamamen yumurtalık içinde olması bakımından benzersizdir.
Tozlaşma ya da polenleşme, bitkinin erkek organında üretilen polenlerin çeşitli nedenlerle dişi organın tepecik bölümüne yapışması olayına denir. Böylece tepeciğe yapışan polenler, dişicik borusundan yumurtalığa iner döllenme meydana gelir. Döllenmiş yumurtaya zigot denir. Zigot gelişerek embriyoyu oluşturur.
İkiye ayrılır: 1)sporla üreme 2) vejetatif üreme. İki eşey hücresinin birleşmesiyle yani döllenme sonucu EŞEYLİ üreme gerçekleşir.
Vejetaryenlerin Keyfini Kaçıracak Araştırmaya Göre Bitkiler de Acıyı Hissedebiliyor! Bitkiler onları ne zaman yediğinizi biliyor ve bu durumdan çok da hoşlanmıyorlar. Missouri Üniversitesi'nde yapılan araştırmalara göre, bitkiler oluşturdukları savunma sistemiyle onları tüketen böceklere tepki veriyor.
Bitkilerin bizimkilere benzeyen duyu organları, dokuları ya da sinir sistemleri olmayabilir, ama buna rağmen onlar gene de hisseder ve çevrelerinde olup bitenleri algılar. Tıpkı bizler gibi onlar da görür ve koklar. Hatta duyar, tat alır, teması hisseder, iletişim kurar, mutlu olur ve dans ederler.
Bitkilerin sinir sistemi olmadığı için, bizim algıladığımız dünyayı, bizler gibi algılamaları mümkün değildir.
Bitki organları; kök, gövde, yaprak ve çiçektir.
Bir çiçekte bulunan erkek organların tümüne birden "andresium" ya da "androecium" denir. Genellikle dişi organın çevresinde yer alan erkek organların her biri, ipçik olarak bilinen sap kısmı (filament) ve çiçektozlarının üretildiği başçık (anter) bölümlerinden oluşur.
Bitkilerin çeşitleri arasında görülen çiçeğin kısımlarında; çiçek sapı, çanak yapraklar, taç yapraklar, dişi organ ve erkek organ bulunmaktadır. Tüm kısımlar çiçeğin yaşamının devam etmesi ve üremesinde etkili rol almaktadırlar.
Sperm vajinaya girerse , sperm hücreleri serviksten ve uterustan yukarı fallop tüplerine girerek yumurta arayabilir. Spermin ölmeden önce bir yumurta ile buluşması için 6 günü vardır. Sperm hücresi bir yumurta ile birleştiğinde buna döllenme denir. Döllenme hemen gerçekleşmez.
Çiçeksiz bitkilerin en bilinen türleri algler, likenler, yosunlar ve eğrelti otudur. Ayrıca fotosentetik özelliğe sahip olmayan mantar, cıvık mantar ve bakteriler de çiçeksiz bitkiler kategorisine girer.
Tohumlu bitkilerin en önemli özelliği, çiçek denen üreme organıyla tohum meydana getirmeleridir. Eşeyli üremeye yarayan ve buna uygun şekilde değişikliğe uğramış yapraklar taşıyan sürgün veya sürgün kısımları çiçek adını alır.
Generatif çoğaltma aslında tohum ile çoğaltmadır. Çiçek açan bütün süs bitkilerinde bu yöntem kullanılabilir. Özellikle vegetatif üretim için yeterli anaç bitki bulunmadığı zamanlarda veya anaç bitki üretebilmek için tohumla çoğaltmaya başvurulur.
Yumurta çiçeği bitkisi, beyaz bir meyvesi olan sert çekirdeğe sahip tüketilebilir olmasının yanında süs olarak da kullanılabilen tropikal bir bitkidir ve sağlık açısından birçok faydası bulunmaktadır.
Toprağın altına bırakacağınız çiğ yumurta sayesinde toprağınız hem mineral kaynağı olacak, hem ektiğiniz bitkilerin köklerinin çürümesini engelleyecek hem de, ekmiş olduğunuz sebze ve meyvelerin verimliliğini büyük ölçüde arttıracaktır.
Bildiğiniz üzere bir bitkinin yaşayabilmesi için bazı temel ihtiyaçları vardır. Bunların temeli ise toprak, su ve güneştir. Bazı bitkilerin arzuladığı su ve güneş miktarı değişir ancak bildiğimiz üzere farklı türde topraklar da isteseler, tüm bitkiler toprakta yetişir.
Çiçeksiz bitkilerin çiçekleri ve tohumları bulunmaz. Aynı zamanda bu bitkiler sporla ürer.
Tüm bitkiler aynı büyüme oranına sahip değillerdir. Tek yıllık (yani gelişip üreyip olgunlaşması için bir yıl veya bir dönem kadar zamanı olan ) bitkiler daha hızlı büyüyüp kendini geliştirecektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri