Bentham, kendinden önceki birçok düşünürden hak li olarak hukukun doğal hukuktan doğmadığını, onun yalnızca egemenin istencinin bir buyruğu ya da dışavurumu olduğunu savunmuştur.
Bentham'ın siyaset ve hukuk anlayışı faydacı etik anlayışı üzerinden şekillenmiştir. Ona göre faydacılığın insani temeli, hazlara ulaşmakla sağlanacağını iddia ettiği mutluluk arzusudur.
Bentham, mutluluk terazisi ile insan eylemlerinin ahlaki değerini haz ve acı temelinde ölçmeye çalışmıştır. Bu yüzden haz ve acıları nicelik bakımından ayrıma tabi tutmuştur.
Örneğin, yararcılığın kurucusu Jeremy Bentham, faydayı "Çıkarı düşünülen taraf için fayda, avantaj, zevk, iyilik veya mutluluk üretme eğiliminde olan veya kötülük veya mutsuzluğa maruz kalmasını önleyen özellik." olarak tanımlamıştır.
Bentham'ın yeni mutluluk ilkesine göre en çok sayıda insan için en büyük mutluluğu sağlayan şey iyidir. Bu bir çeşit mutluluk hesabıdır. Bentham'a göre, her zaman önemli olan şey temelde toplumun çıkarıdır. Fakat toplumun çıkarını anlamak için öncelikle bireyin çıkarını iyi anlamak gerekir.
İlgili 39 soru bulundu
Özet. Jeremy Bentham (1748-1832), Antik Yunan felsefesinde Aristip-pos ve Epikuros gibi filozoflar tarafından öne sürülen hazcı etiği, fayda ilkesi bağlamında yeniden yorumlayıp çağdaş bir etik ve hukuk teorisi geliştirmeyi başarmış bir 19. yüzyıl filozofudur.
Değer ölçütünü haz ve acının sağladığı göz önüne alınırsa Bentham için özgürlük haz verdiği için iyiyken, sınırlandırılması acı verdiğinden kötüdür.
Dr. Harun TEPE - YouTube. Utilitarizm, en fazla kişinin iyiliğini sağlayan eylemin en iyi ve en doğru eylem olduğunu ve eğer çoğunluk yarar görecekse az sayıda insanın zarar görmesinin göze alınabileceğini savunan felsefe akımıdır.
insana en çok mutluluğu sağlayacağını düşünerek oluşturulması gerektiğini savunur.
Haz ve acıların ahlaki eylemin kaynağı olduğunu savunan Jeremy Bentham faydacılığı en büyük sayının en büyük mutluluğu için eylemde bulunmak olarak tanımlar. Ona göre faydacılık; birey ve topluluk için üretme ve yarar sağlama eğilimini ya da hazzı, iyiliği ve mutluluğu arttırma eğilimini temsil eder.
Bu görüşe göre doğruluk ve gerçeklik, insanın bireysel kanaatlerinin ve davranışlarının sonucudur. Dolayısıyla insanı, diğerlerinden ayıran, öne çıkaran ve kişisel fayda sağlayan davranış ahlaklıdır. Diğer bir ifade ile pragmatik felsefeye göre davranışın sonunda bir fayda varsa bu davranış doğrudur.
"Faydacılık ilk olarak 18. yüzyıl İngiltere'sinde Jeremy Bentham ve diğerleri tarafından öne sürülmüştür. Fakat Epikür (Aipikuros) gibi Antik Yunan filozoflarına kadar geri gidilebilir. İlk kez ortaya atıldığında iyi en fazla insana en fazla mutluluğu getiren şey olarak tanımlanmıştı.
Kant'a göre sadece ve sadece ödevden dolayı yapılan eylemlerin ahlaki değeri vardır. Ödev de zaten pratik aklın kendinde bulduğu ilkelerden hareketle oluşturduğu ahlak yasasına uygun davranmaktır. Ancak teorik olarak kişinin ödeve uygun davranıp davranmadığının tam olarak belirlenmesi mümkün değildir.
Faydacılığın kurucusu olarak da bilinir. Hayvan haklarının ilk savunucularındandır ve liberalizmin gelişiminde büyük katkıda bulunmuştur.
Bentham'ın görüşleri, iyiyi hazza, iyiliği de haz veren şeye eşitlediği için hazcı yararcılık, Mill'in görüşleri ise, iyinin mutlulukla eşdeğer olduğunu öne sürdüğü için mutlulukçu yararcılık olarak bilinir ( Cevizci, 2002,192).
Platon'un etik anlayışı da çoğu Yunan filozofu gibi soylulara, köle olmayan özgür yurttaşlara yöneliktir. Ona göre toplumun çoğunu oluşturan kitle ahlâklı olma, erdem edinme gibi yeteneklerden yoksundu. Bu nedenle bu toplumsal etikte sınıflar arasında bir ahlâksal bağ olduğu söylenemez.
Bentham, fayda ilkesini insanın doğal durumunun bir ifadesi olarak görmekte ve her insanın eylemlerini bu ilke temelinde gerçekleştirdiğini savunmaktadır (Diş, 2017). Faydacılığın temel ilkelerinden diğeri, ahlaki ve politik değerlerin insanlara mutluluk getirdiği sürece önemli olmalarıdır.
“Yararcılık” kavramı Frederick Copleston (1907-1994) tarafından yazılan Felsefe Tarihi'nin ilgili bölümünde karşımıza çıkar.2 Aynı şekilde ülkemizde kaleme alınan birçok Felsefe Tarihi kitaplarında Utilitarianism için “Yararcılık” başlığı kullanımına sıkça rastlanır.
Faydacı teori, adaleti toplam faydayı arttırmak için bir araç olarak görür. Bu kurama göre adalet toplumsal net faydayı arttırmak amacı ile oluşturulmuş yasaların uygulanmasıdır. Bireylerin hakları ise, net faydayı arttırmaya yönelik olarak tanımlanmış olup başkaca bir kendinde değere sahip değildir.
Pragmatik, gerçeğin temel ölçütünün pratik değerler olduğunu savunan felsefi bir yaklaşımdır. Bu yaklaşıma göre doğruluğun tek ölçütünün yarar olduğu düşüncesi yatmaktadır. Bu kapsamda herhangi bir şeyin değerine onunla birlikte ortaya çıkacak faydaya bakılarak karar verilmektedir.
Determinizm, belirlenircilik, gerekircilik veya belirlenimlilik evrenin işleyişinin, evrende gerçekleşen olayların çeşitli bilimsel yasalarla, örneğin fizik yasaları ile, belirlenmiş olduğunu ve bu belirlenmiş olayların gerçekleşmelerinin zorunlu olduğunu öne süren öğretidir.
geleneksel ahlak, • teolojik ahlak, • metafizik ahlak, • rasyonel ahlak, • pozitif ahlak, • deterministik ahlak, • fizyolojik ahlak, • sosyolojik ahlak, Page 6 İş Ahlakı Dergisi 114 • psikolojik ahlak olarak sınıflandırılır (Dranaz, 1972, s. 122–127; Güriz, 2007, s. 13–20; Hançerlioğlu, 1991).
Sorunu ilk olarak Epikür mantıksal bir formül ile ortaya koymuş, o zamandan beri de felsefe ile hiçbir ilişkisi olmayan kişilerden filozoflara kadar hemen herkesin zihnini meşgul etmiştir. Kötülük problemini ilk olarak Epikür ortaya atmıştır.
Faydacılığın bu anlayışının temelinde hazzın iyi olduğu düşüncesi yatmaktadır. Buna göre, faydacılık için genel olarak eğer bir eylem bireyi hazza ulaştırıyorsa “faydalı – doğru”, ulaştırmıyorsa “faydasız – yanlıştır”.
“İyi isteme”, saf aklın belirlediği isteme, insanın değerini koruyan istemedir. Ya da iyi, insanın değerini korumayı istemektir. … İyi, bir yasa değil, buyuran ya da buyurulan bir şey değil, ancak insanın değerini koruma buyruğunu –aklın kendi kendine koyduğu bu yasayı- gerçekleştirmeyi istemektir” (Kuçuradi 1998:86).
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri