lokal anestezik adı verilen ilaçların ilgili sinirlere yakın yerlere uygulanarak uyuşturulması hedeflenir. Spinal anestezi, epidural anestezi, sinir bloğu gibi çeşitleri vardır. Bölgesel anestezi daha çok ortopedik ameliyatlarda, ürolojide ve genel cerrahide kullanılmaktadır.
Genel anestezi uygulamasına damar içine verilen anestezik ilaçlarla başlanır. Hasta uyuduktan sonra nefes borusuna yerleştirilen bir hortum aracılığıyla solunum fonksiyonları anestezi cihazı tarafından sağlanır. Oksijen, hava ve anestezinin devamını sağlayan inhalasyon ajanları anestezi cihazı ile hastaya verilir.
Bunun için damar yolu açılarak ya da ağız yoluyla bazı ilaçlar verilir ve uykuya hazırlanması sağlanır. Derin uyku, bilinçsizlik hali: Ameliyathaneye alınan hastaya daha etkili uyutucu ilaçlar verilerek derin uykuya geçmesi sağlanır.
Epidural anestezinin spinal ve genel anesteziye göre fetus ve yenidoğanda daha olumlu sonuçlara yol açtığı bildirilmiştir. Epidural anestezi ile karşılaştırıldığında daha fazla soruna yol açmasına rağmen genel anestezi uygulanıp deprese doğan bebeklerin çoğu anne karnında strese maruz kalan bebeklerdir.
Ülkemizde ve dünyada tıbbi amaçla kullanılan afyonun üretimi haşhaş (Papaver somniferum L.) bitkisinden yapılmaktadır.
İlgili 24 soru bulundu
İlaçların istenmeyen etkileri (uyku hali, bulantı-kusma, tansiyon düşmesi vs) sık görülmemekle beraber beklenen etkilerdir. 24 saat içinde tüm anestezi ilaçları vücudunuzdan atılır ve yapılan çalışmalarda vücudunuzda kalıcı hasar bırakacak hiçbir etkileri tespit edilmemiştir.
Genel anestezi birçok kişiye sorunsuz bir şekilde uygulanır. Ancak bazı durumlarda hastanın hayatını riske atmamak için genel anesteziden kaçınılır. Bunlar çoğunlukla kalp ve akciğer gibi rahatsızlıklardır. Solunum sıkıntısı olan kişilerde de mümkünse farklı anestezi teknikleri kullanılır.
Felç olma riskim var mı? Spinal ve epidural anestezi teknikleri tüm dünyada rutin olarak uygulanan ve yeterli tecrübe edinilmiş güvenli uygulamalardır. Hastaların büyük bir çoğunluğu belden uyuşturma işlemi sonrasında herhangi bir sorun yaşamazlar.
Modern anestezi pratiğinde yeni ve kısa etkili, yan etki oranları düşük anestezi ilaçlarının gelişmesiyle, “fazla narkoz verildiği” ya da “ hasta narkozu kaldıramadığı” için anesteziden uyanamamak gibi bir durum olamaz.
Deneyimli ellerde anestezi sırasında uyanmak ya da işlem sonrasında uyanamamak gibi bir durum yaşanmaz. Ancak hem hastanın genel durumunun düzeyi, hem de geçirilen cerrahi işlemin büyüklüğü tıpta her alanda olduğu gibi komplikasyon olasılıklarını belirler.
Isı düşmesi anestezik ilaçların sıcağa ve soğuğa yanıtınızı değiştirerek, ısı ayar mekanizmalarımızı etkilemesi nedeniyle olağandır ancak bunun azaltılması ve de titreme süresinin düşürülmesi pek tabi mümkündür. Hastaların ameliyat öncesinden başlayan ısılarını koruma yöntemleri hastaneye geldiklerinde başlar.
Hasta açısından bakıldığında kapalı ameliyatın açık ameliyata göre sayısız avantajı vardır. Fakat kapalı ameliyat cerrah açısından açık ameliyata göre çok daha zor olan ve deneyim gerektiren bir yöntemdir.
Sıvı geçişini engellemek için cerrahi örtü ve önlüklerde kullanılır.
Ameliyat bitimini takiben kullanılan anestezi ilaçları sonlandırılarak anestezi uzmanı gözetiminde hasta uyandırılır ve uyanma odasına alınır. Hasta burada ısıtılır, ağrısı dindirilir, bulantı ve kusmaya karşı önlemler alınarak, konforlu bir şekilde odasına gönderilir.
Bu işlem esnasında veya sonrasında, kalp durması, ritim bozuklukları, kanama, pnömotoraks "akciğerlerde hava birikmesi", kalp duvarının delinmesi, solunum yollarının tıkanması gibi hayati komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
Anestezi makinesi hastanın yerine solunumu gerçekleştirir. Solunum havasının içine kontrollü olarak buharlaştırılan anestezik maddeler verilir. Böylece hastanın uyku hali ameliyat sonuna kadar devam ettirilir.
Genel anestezide hastanın damar yolu açılarak direkt anestezi ilacı verilir, Sinir sistemi bloke olan hasta bu durumda kendi kendine nefes alamaz, dolayısıyla hasta uyuduktan sonra nefes borsuna tüp sokularak monitörden nefes alması sağlanır.
Ameliyat yüzüstü pozisyonda ve genel anestezi altında yapıldığından ameliyata kadar bir şey yiyip içilmemelidir. Aksi halde kusma durumunda akciğerlere mide sıvısı kaçar ki bu ciddi sonuçlar doğurabilen bir durumdur. Ameliyattan 3-4 saat sonra ağızdan su ve meyve suyu benzeri sıvılara başlanır.
Komplikasyon riski: Hastanın ameliyat sırasında ortaya çıkabilecek komplikasyon riski değerlendirilir. Bu riskler arasında anesteziye bağlı alerjik reaksiyonlar, kanama, enfeksiyon, akciğer problemleri ve dolaşım sorunları yer alabilir. Bu risklerin azaltılması için gerekli önlemler alınır.
Yetişkin hastaları ameliyattan en az 6-8 saat öncesinden itibaren herhangi bir gıda almamaları gerekmektedir. Ameliyattan 2 saat önce bir bardağı geçmeyen su, çay, ıhlamur gibi berrak sıvılar alınabilir. Süt gazlı içecekler, çorba dan uzak durulmalıdır.
Genel anestezi bilincin ilaçlar yardımıyla ortadan kaldırıldığı ve tüm vücudun anestezi etkisinde olduğu anestezi yöntemidir. Bilinç kaybı, duyu kaybı, hatırlamama, ağrı duyusu kaybı, hareketsizlik ve cerrahi uyarılara karşı reflekslerin baskılanması genel anesteziyi oluşturmaktadır.
Narkoz gazı genel olarak amonyum nitrattan elde edilir. Narkoz gazı nasıl üretilir sorusunun cevabı “Amonyum nitrat hassas ve kontrollü ısıtıldığında azot protoksit ve su buharı olarak ayrışır” şeklindedir. Narkoz gazı formülü ise N2O'dur.
Ameliyat öncesi anestezi hazırlığı için ameliyat tarihinden 1 gün önce hasta ile görüşme yapılır. Bu görüşme bazı durumlarda ameliyat saatinde 2 saat önce de yapılabilir. Bu görüşmede hasta hakkında temel bilgiler alınır ve değerlendirilir. Ardından doktor radyolojik testler ve kan testleri ister.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri