Muhammed'dir (asm). Peygamber Efendimiz (asm) “dünya gözü ile ahirette” Cenab-ı Hakk'ı görmüştür.
Efendimiz (asm) mi'racda Cenab-ı Hakk'ı baş gözü ile mi yoksa ruh gözü ile mi gördü? Değerli kardeşimiz, Peygamberimiz (asm) mi'racta Cenab-ı Hakk'ı bizzat baş gözü ile görmüştür. Mü'minlere en büyük müjde: cemâl-i ilâhiyi seyretme bahtiyarlığına kavuşacaklar.
Miraç gibi bir hâdiseye başka hiçbir yaratılmış mazhar olamamıştır. Hazreti Peygamber (asm), bütün imkân âlemini geride bırakıp, mahiyetini idrak edemediğimiz ve edemeyeceğimiz bir makama varıp, Allah'ın zatını, baş gözü ile görmüştür.
Bu yüzden Kelim sıfatını almıştı. Yine Tûr-ı Sinâ'da Hz. Musa, Allah'ı görmek için niyazda bulunmuştu ve Allah dağa tecelli edince dağ paramparça olmuştu.
Şu varlık aleminin yaratıcısı ancak ve ancak vücudu vâcib, ezelî ve ebedî, zâtında ve sıfatlarında benzeri bulunmayan Allah'dır. Elbette, O Zât-ı Akdes hakkında böyle bir soru sorulamaz. Çünkü "kim yarattı" sorusu ancak mahlûkat için sorulabilir. Allahü Teâlâ Ehad'dir; birdir, zatında şeriki yoktur.
İlgili 42 soru bulundu
Resûl-i Ekrem kalem hakkında şunları söylemiştir: Allah'ın ilk yarattığı şey kalemdir.
“Allah mahlukatı yaratmadan önce bir 'ÂMÂ'da idi. Âmâ'nın altında da hava, üstünde de hava vardı.” (bk. El-Futuhatu'l-Mekkiye, I/148). Alimlerin bildirdiğine göre, 'Amâ'dan maksat, Allah ile birlikte hiçbir şey yoktu' demektir.
1. Ehl-i Sünnet uleması, cennet ehlinin rü'yetullaha mazhar olacağına, gökte dolunayı görürcesine Rab Teala'yı gözleriyle göreceğine inanır ve bu hususta ittifak ederler. Allah'ın görülmesinin, cennet ehlinin mazhar olacağı en büyük nimet olacağı belirtilmiştir.
Allah'a (cc) en fazla yakınlaşan Zat, Miraç Mucizesi'nin sahibi Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'dir (asm). Peygamber Efendimiz (asm) “dünya gözü ile ahirette” Cenab-ı Hakk'ı görmüştür.
Allah kıyamet günü onlarla konuşmaz, onların yüzlerine bakmaz ve onları temize çıkarmaz. Onlar için pek acıklı bir âzab vardır." Bu ayette Allah'a verdikleri ahdi bozanları bekleyen beş çeşit cezadan bahsedilir: - Ahirette hiçbir nasîb yoktur.
Ve onların Allah'ı görmedikleri kesin olarak bilinmektedir. “Benim Şeytan'ım kâfir idi. Allah bana yardım etti de Müslüman oldu.” hadisinden Hz. Âdem'in de Hz. Peygamber (asm) gibi Allah'ı gördüğünü çıkarmak mümkün değildir.
Allahü teâlânın kıdem sıfatı da vardır. Yani evveli yoktur, yaratık, yani mahlûk değildir. Allah'ın yarattığı her şey mahlûk olur. (Allah, evveli olmayan, yani kıdem sıfatlı bir varlık, yani bir ilah yaratabilir mi?) demek tenakuz [çelişki] olur. Yaratılan şey yaratıktır, mahlûktur.
Bilebildiğimiz kadarıyla hiçbir melek hiçbir zaman Allah'ı görmemiştir. Perdelenmeyi gerektiren ilahî azamet, meleklerin de Allah'ı görmemesini icap ettirmektedir. Müslim'in rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Peygamberimiz (asm) şöyle buyurmuştur: “Allah'ın hicabı nurdur.
konudaki sözleri şu mahiyettedir: Allah'ın ilk yarattığı ruh-ı müdebbirdir, bu da Hz. Peygamber (a.s.) bütün varlıkların hakikati, aslı, esası olarak ilk yaratılan ruhtur.
Mûsâ'ya “kelîmullah” denilmektedir. Çünkü Allah, Mûsâ ile aracısız konuşmuş ve ona vahyini bildirmiştir.
Allahü teâlâ sadece Cennette mi görülecektir, dünyada görmek mümkün değil midir? Cevap: Konu ile alakalı olarak İmâm-ı Rabbânî hazretleri Mektûbât kitabında buyuruyor ki: “Allahü teâlâyı müminler Cennette görecektir. Fakat, nasıl olduğu bilinmeyen bir görmekle göreceklerdir.
Muhammed (Arapça: مُحَمَّد, Arapça telaffuz: [muħammad]; y. 570 – 8 Haziran 632), dünyanın en kalabalık ikinci dini olan İslam'ın kurucusu ve merkezî figürü olan dinî, askerî ve siyasi Arap liderdir.
Adem yaratılan ilk insan ve aynı zamanda ilk peygamberdir. Bu nedenle birçok kaynakta onun için ''Ebü'l Beşer'' yani ''insanlığın atası'' ifadesi kullanılır.
Bu sorunun kısa cevabı şudur: O, bize Allah'ın buyruğunu yani Kur'ân-ı Kerîm'i getirmiş, Allah'ın en son dini olan İslâmiyet'i öğretmiş, böylece gerçeği öğrenmemize, doğru yolu bulmamıza, ebedî kurtuluşa ermemize vesile olmuştur. İyi mü'min, Peygamberi'ni çok sever.
Peygamberler, şu an berzah âleminde bir nevi cennet hayatı yaşıyorlar. Asıl cennete giriş, ancak kıyamet kopup mahşerde hesaplar görüldükten sonra gerçekleşir. Müminlerin ruhları “illiyun” denilen ve “yüksekler” anlamına gelen yüce makamlardadır.
Cevap: Evet, cennette cinsel hayat vardır. Ebu Said el-Hudri (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: Allah Rasulu (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmaktadır: “Mü'min cennette çocuk arzu ettiği vakit, kadının gebeliği doğumu ve yaşı (nın kemali) dilediği şekilde bir saatte gerçekleşir!”
Bu konuda gelen hadise göre cennetlikler, cennete otuz üç yaşlarında gireceklerdir. İbn-i Kayyim -Allah ona rahmet etsin- bu yaş hakkında şöyle demiştir: "Şüphesiz bu yaşta (otuz üç yaşta), görünen pek çok hikmetler vardır. Çünkü bu yaş, lezzetleri en iyi şekilde tatma yaşıdır.
Yani yüce Allah kâinatı kendisini tanıtmak için yaratmıştır. Yaratılışın gayesi ve amacı yaratıcıyı tanımaktır. Allah insanı da kendisini iman ile tanıması ve ibadet ile itaat etmesi için yaratmıştır. Allah kendisini gizlemiş ve eserlerini ortaya çıkarmıştır.
Tefsir (Kur'an Yolu)
Eldeki Tevrat nüshalarında Allah'ın evreni altı günde yarattığı, yedinci gün –yaratmayı bitirmiş olduğu için– istirahat ettiği ve o günü kutsal kıldığı belirtilir (Tekvin, 1-2).
Bir hadiste şöyle denilmiştir: “Allah toprağı cumartesi, dağları pazar, ağaçları pazartesi, mekruh şeyleri salı, nuru çarşamba günü yaratmış, binek hayvanlarını perşembe günü yaymış ve Âdem'i cuma günü ikindi vaktinden sonra gündüzün en son saatinde en son mahlûk olarak yaratmıştır” (Müslim, “Ṣıfâtü'l-münâfiḳīn”, 27).
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri