Haller, olaylar, durumlar gibi çeşitli manalarda kullanılır. Başka anlamları olarak vaziyetler ve davranışları ifade etmek için kullanılmasıdır. Ahval Nedir TDK: Olaylar, durumlar, haller, vaziyetler ve davranışlar olarak ifade edilir.
TDK'ye göre haller, durumlar anlamına gelen bu kelime "ahval" diye yazılır ve eğer yanına ek gelirse ince sesli harfle devam etmesi gerekir: "ahvali", "ahvale", "ahvalleri" gibi.
Ahval ismi Arapça kökenli olup "olaylar" anlamına gelmektedir.
ahval-i zaman / ahvâl-i zaman / اَحْوَالِ زَمَانْ
Zamanın halleri.
Sözlükte “değişme, dönüşme, durum ve tavır” gibi anlamlara gelen hâl kelimesi (çoğulu ahvâl) Arapça havl kökünden gelir. Birçok sûfî, kelimenin bu anlamından hareketle hali parlayıp sönen ve sürekliliği olmayan şimşeğe benzetmiş ve “Hal, isminden de anlaşılacağı üzere geçici bir şeydir” demiştir (Kuşeyrî, s. 54).
İlgili 43 soru bulundu
Bu dört ana tema: “Şeriat, Tarikat, Marifet ve Sırr-ı Hakikat”kapılarıdır.
Ahval, hal kelimesinin çoğulu anlamına gelir. Haller, olaylar, durumlar gibi çeşitli manalarda kullanılır.
Doğum, ölüm, ehliyet, velâyet, vesâyet, evlenme, boşanma, nesep ve mirasla ilgili haller kişinin şahsî ahvalini meydana getirmektedir.
ahval - Nişanyan Sözlük. Arapça ḥwl kökünden gelen aḥwāl أَحْوَال “haller” sözcüğünden alıntıdır.
ahval-i ruhiye / ahvâl-i ruhiye
Ruhî haller, psikolojik haller ve durumlar.
Ahval kelimesinin anlamı; durumlar, hâller, vaziyetler manalarına gelmektedir. Ahval ile ilgili cümle örnekleri aşağıdaki gibi olacaktır; - İşte, bu ahval ve şerait içinde vazifen. - Mahmut Bey dünya ahvalinden habersiz bir şekilde davranıyordu.
Hakiki şahısların hukuki varlıklarıyla ilgili olan hukuki hallerdir : Doğum, evlenme, boşanma, evlat edinme, tabii bir çocuğu tanıma, ölüm vakıaları gibi (MK35 ve; Nüfus K).
Ahraz kelimesi halk arasında sağır ve dilsiz manasını taşımaktadır. Ahraz kelimesi dilimizde sıfat olarak kullanılmaktadır. Özellikle Anadolu'da yaygın olarak kullanılan ahraz olma durumu dilsiz ve hem dilsiz hem de sağır olma durumuna verilen addır.
TDK'ya göre fakru zaruret kelimesinin anlamına bakılacak olursa; Fakr fakirlik anlamına gelmektedir ve Arapça kökeninden gelmektedir. Zaruret ise zorunlu, mecbur kalmak Yoksulluğun ileri derecesi olarak ifade edilmektedir.
Atatürk'ün Gençliğe Hitabesinde de yer alan Ahval ve Şeriat, durum ve şartlar; içinde bulunulan durum ve o andaki koşullar anlamına gelmektedir. - Ey Türk istikbalinin evladı!
1. Şaşı: Ben seninle müttehidim yoktur ikilik / Ahvel nazarı n'ola bu ahvele dönerse (Kadı Burhâneddin). Yüzüme eğri bakamaz zîrâ / Feleğin çeşm-i ahveli görünür (Nef'î).
Genelde tutkun olmak ya da birine tutulmak üzerine kullanılan bir sözcüktür. Meftun Ne Demek? Birine tutulmuş veya o kişiye gönül vermiş anlamları doğrusunda meftun kelimesi ön plana çıkar. Diğer bir ifadeyle aşkın içine düşmüş ve birine tutulmuş, baştan çıkmış kişi olarak değerlendirilir.
(ﺑﺎﻟﻔﻌﻞ) zf. (Ar. harf-i cer bi-, harf-i târif el- ve fi'l “iş, hareket” ile bi'l-fi'l) Fiilen, gerçekten, nazarî değil iş olarak: “Bilfiil çalışıyor.”
EF'AL. [l ince] (ﺍﻓﻌﺎﻝ) i. (Ar. fi'l'in çoğul şekli ef'āl) Fiiller, yapılan işler, eylemler: “Ef'âl-i beşer.” “Ef'âl-i hasene.” Hâil olmaz feyz-i fazl-ı Hakk'a ef'âl-i ibâd / Gāfil olma zâhidâ rindân-ı derd-âşâmdan (Rûhî-i Bağdâdî). Ef'âl-i zâlimâneyi tâkip eder nedem (Muallim Nâci).
Birbirine tamamen zıt olan bu iki anlayışın arasında ise Ebû Hâşim el- Cübbâî'nin ahvâl teorisi yer alır. O, bu teoriyle söz konusu sıfat anlayışlarını uzlaştırmaya çalışmıştır.
Kişinin doğrudan şahsıyla ilgili hukukî haller anlamında bir terim.
smanlı Devlet teşkilatında görev alan memurların, görevde bulundukları süre içerisindeki hallerinin tercümelerinin, özel veya memuriyetiyle ilgili durumlarının kaydolunmasına “sicill-i ahvâl”, bu tescillerin bulunduğu defterlere de “Sicill-i Umûmî” denmektedir.
ve detaylı açıklamaları ile birlikte.
Mütareke ya da ateşkes antlaşması, savaşlarda çatışmaları sona erdiren silah bırakma, nihai ateşkes antlaşmasıdır. Mütareke metnine "mütarekename" denir. Mütarekename imzasından sonra başta toprak talepleri olmak üzere meselelerin çözüme kavuşturulduğu veya karara bağlandığı barış antlaşması imzalanır.
Dört Kapı Kırk Makam, islamın temel öğretisi, genel kurallar bütünü, Allah'a giden yolda geçirilmesi gereken aşamalar bütünüdür. Öğretisi Muhammed döneminde İslam diniyle birlikte doğmuştur, her kapı ve her makam Kur'an ayetlerine dayanmaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri