2-4 yaş arası genelde çocukların sürekli sızlanma, mızmızlanma dönemleridir. Çoğu aile bunu çok sinir bozucu bulmakta ve sakin kalmada zorlanmaktadır. Çocuklar çok zekidir ve sizden istediği şeyi almasını çok iyi bilir. Bu kulak tırmalayan mızmızlanma, ağlama ve bağırma genelde sizi zora sokar.
Sevdiği bir oyuncak ya da yiyecek ile dikkatinin dağılması, krizin hafiflemesini sağlar. Hafif krizlerde çocuğunuza beş dakika süre tanıyın. Bu sürenin ardından, onunla yumuşak bir tonda konuşarak, hem dikkatini dağıtmaya hem de ağlamaya son vermesine yardımcı olun.
Sakin veya kendi halinde olan bir çocuğunuz varsa bu zamanda bazı agresif hareketler sergiler. 3 yaş sendromunun en belirgin özelliklerinden biri çocuğun bazı şeyleri kendi kendine yapmaya çalışmasıdır. Sofraya kendisi oturmaya çalışabilir veya masada onun yerinin olmadığını görünce buna sinirlenip ağlayabilir.
Ağlarken ne istediğini anlayamadığınızı açık bir dille belirtin. Çocuğu ağlıyor diye cezalandırmayın. Çocuğun ağlamasına sebep olan şey, ona zarar verebilecek bir şeyi çok istiyor olması ise çocuğu ortamdan uzaklaştırın ya da çocuğun isteyebileceği şeyleri en başta gözünün önünden kaldırın.
3 yaş sendromu yaşayan çocuklar, özellikle bu dönemde çok fazla ilgiye ihtiyaç duyar. Gün içinde anne babanın dikkatini sürekli olarak çekmek isterler. Böyle zamanlarda anne baba ilgilendiği her ne varsa o anlık bırakıp çocuğa yönelmelidir. Böylece, sakinleşmesi ve inat ettiği konuda yumuşaması kolaylaşır.
İlgili 26 soru bulundu
Üç yaş sendromunda en belirgin özellik ağlama nöbetleridir. Kendini değersiz hissettiği ya da kendi isteklerinin gerçekleşmediği zamanlarda ağlama krizlerine girebilir. Bu dönemde çocuk uyku sorunları yaşayabilir. Örneğin uyumak istemeyebilir ya da gece uykusundan uyanabilir.
3 yaş dönemi çocuğun kendi kendinin efendisi olmayı minik minik öğrenmeye, deneyimlemeye başladığı bir dönemdir. Bu sebeple sınırlarını keskin olarak bilinçsizce de olsa belirler. Bu yüzden de ikna çalışmalarından, istemediği bir şeyin ısrarla yapılmasından, seçmediği bir durumun ona dayatılmasından hoşlanmaz.
Sürekli ağlama isteği, kişinin yaşadığı psikolojik rahatsızlıkların göstergesi olabilirken nörolojik sorun ihtimalini de göz ardı etmemekte fayda vardır. Bunun ardında anksiyete (kaygı bozukluğu), TSSB (travma sonrası stres bozukluğu), duygudurum bozukluğu, depresyon gibi ruhsal rahatsızlıklar bulunuyor olabilir.
Küçüklerin olumlu veya olumsuz bir duyguyu yoğun şekilde yaşaması tetikleyici bir durum olabilir. Ayrıca stres, uykusuzluk, aşırı yorgunluk, yüksek ateş, düzensiz beslenme ve hastalık hâli de gece terörünü tetikleyebilen unsurlardır.
Duyguların yanı sıra dikkat çekme, istediği şeyleri yaptırma, istemediği şeyleri yapmak istememe, uykusuzluk ve açlık gibi durumlar da ağlama krizlerine neden olabilir. Ağlama krizlerinin en sık yaşandığı durum ise uykusuzluktur. Uykusuzluk ruh halini etkileyerek mutsuzluğa sebep olur.
Çocuk çok ağlarsa ebeveynin kendisini çaresiz ve başarısız hissetmesi doğal. Bebeği yalnız başına bırakıp 'Ağlar ve bir süre nasılsa uykuya geçer' yaklaşımı bebeğin stres mekanizmasına zarar verir. Sürekli sakinleştirme ve sallama daha sık uyanmasına neden olur, stres nedenli ağlamayı bastırır.
Ağlayan çocuğa kesinlikle “ağlama” denmemelidir. Ağlayan bir çocuğu kucağa alıp 'Ne oldu sana, gel bakayım, kim ne dedi sana, kim kızdı sana, ağlama sen, ben kızarım onlara vb. ' şeklinde sözler söylenmesi çocuğun ağlamasını durdurmaz, aksine yüz bulan çocuk daha çok ağlar. Ağlayan çocuğun dikkatini başka yöne çekin.
Ağlamasının nedeni öfke ise öfkesini anlayın. Çocuğunuza “Şu an çok kızgınsın, seni anlıyorum” ya da “Şu an çok üzüldün seni anlayabiliyorum” şeklinde yansıtmalarda bulunun. Bu şekilde duygu ifade ederek yaklaşım gösterdiğinizde çocuğunuzda psikolojik olarak bir rahatlama ve sakinleşme başlayacaktır.
Gözyaşlarınızı engellemek istiyorsanız gözlerinizi hareket ettirmelisiniz. Ağlayacak gibi olduğunuz zaman gözyaşlarınızı hızlı hızlı hareket ettirmek gözyaşlarınızın akmasını engelleyebilir. Zihni başka şeylerle meşgul etmek de ağlamayı durdurma etkisine sahiptir.
Genellikle duygusal bir tepki sonucunda ortaya çıkar. Bu tür ağlamalar üzüntü, mutluluk, sevinç, hayal kırıklığı, stres, öfke veya yoğun duygusal deneyimlerle ilişkilidir. Duygusal ağlama, duygusal bir yükün ifadesi olabilir ve insanların duygusal anlamda rahatlamasına yardımcı olabilir.
“Saat gece 3 ve 4 arası cinlerin en aktif saatidir” söylentisi. Hristiyan inancına mensup insanların yüzyıllardır süregelen söylentilerinden biri saat gece 3'te iblislerin en aktif olduğu zaman olmasıdır. Gece 3'ten Güneş'in doğuşuna kadar da şeytani olaylar gerçekleşir.
Uyku terörü, uyku esnasında çığlık atma, yoğun korku ve fiziksel aktiviteler ile kendini gösteriyor. Gece terörü olarak da bilinen uyku terörü, genellikle uyurgezerlik ile eşleştiriliyor. Uyurgezerlik gibi, uyku terörü de uyku sırasında istenmeyen bir olay olan parasomni olarak ifade ediliyor.
Uyku terörü genellikle 3 yaş sonrası görülür. Ancak nadir de olsa daha erken dönemde görülen vakalar da vardır. Bebek ya da çocuk o sırada çığlık atabilir, korkmuş bir ifade ile etrafa bakabilir. Ancak ebeveynlerin bilmesi gereken o sırada uyanıklık olmadığıdır.
"Orgazm bağlanma hormonu yayıyor. Bu hormonlar orgazm sonrasında düşüyor ve düştükçe bir hüzün çöküyor. Mutlak sevinç ve zevkten ayrılmış oluyorsunuz.
Bu davranış genel olarak yanlarında güvendikleri biri olduğunda ortaya çıkar. Hayal kırıklığı, öfke, kafa karışıklığı, korku gibi duyguların neden olduğu krizlerde; ağlama, vurma, çığlık atma, tekmeleme, nefesini tutma ya da kendini yere atma gibi tepkiler görülebilir.
Anksiyete krizi anında; nefes egzersizleri yapmak, ayakta dik durmak, pozitif düşünmeye çalışmak, yürümek, bir film ya da kitabı odaklanmak faydalı olabiliyor. Ancak bu konuda mutlaka bir uzman yardımı alınması ve gerekli tedavilerin eksiksiz uygulanması önem taşıyor.
3 yaş çocuk boyu kızlar için ortalama 95 cm ve erkekler için 95,2 cm olarak ölçülmüştür. 3 yaşına gelen çocuğunuz ortalama 13 kg ile 14 kg arasında olur.
Üç ana öğün iki ara öğün yedirmeye çalışın. Öğün arasında sağlıklı atıştırmalıklar teklif edin. Düzenli öğünler ve atıştırmalıklar sunmak bebeğinizin iştahını ve sağlıklı yeme alışkanlığını geliştirmesini sağlar. 7-Öğünlerini küçük hazırlayın eğer tüketirse daha fazlasını teklif edin.
3 yaş çocuğunun anne babası olarak artık karşınızda nesneler arasında ilişki kurabilen bir çocuğunuz olduğunu göreceksiniz. Çocuğunuz artık eşleştirme ve gruplama yapabilmektedir. 3 yaş çocuğu 10'a kadar ritmik sayabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri